• 23-10-2022, 12:26:31
    #55
    Kaynak olarak internette bilmiyorum bende 46 cilt kitapları var internette tirmizi cep hadisi buhari hadisi olarak aratırsanız kitapları mevcut.

    Kuranda ibadet edin olarak geçer ancak bu ibadetin nasıl yapıldığı hadislerde anlatılır.

    Ancak 5 vakit namazı kuranda bulamazsınız hadisler bu noktada devreye giriyor.
  • 23-10-2022, 12:33:07
    #56
    A.AY adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Mükemmel onnumara beş yıldız bir konu.
    Bilim Din üçgeninde bu tarz konulara benimde ilgim var.

    Bence burda kastedilen, Ölüyü deftnettiğimiz mezar değil.
    Başka boyutta bulunan bir yer.
    Şöyle bir hadis vardı yanılmıyorsam.
    Kabir ya cennet bahçelerinden bir bahçe olur, Yada Cehennem çukurlarından bir çukur.
    Zaten kişi öldüğünde başka bir boyutta başka bir aleme geçer.
    Hocam selamlar,
    Çok doğru bir tespit bence. Kast edilen dikdörtgen bir alan değil, başka bir alemdeki yer.

    Öldüğümüzde mahşerde bekleriz, kıyamet koptuğunda cennet ve cehennem olarak ayrılırız. Tüm olay bu gerisi bilinmez

    Ağzına sağlık.
  • 23-10-2022, 12:45:33
    #57
    GOLDTR adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Kaynak olarak internette bilmiyorum bende 46 cilt kitapları var internette tirmizi cep hadisi buhari hadisi olarak aratırsanız kitapları mevcut.

    Kuranda ibadet edin olarak geçer ancak bu ibadetin nasıl yapıldığı hadislerde anlatılır.

    Ancak 5 vakit namazı kuranda bulamazsınız hadisler bu noktada devreye giriyor.
    O zaman kurana göre namazda yok yani .Kafam şimdi daha da karıştı..
  • 23-10-2022, 12:56:43
    #58
    Abdullah07 adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Madem sorduğum sorular saçma ise anlatın hocam iyiliğin göreceli olduğunu.Yanlışlarımızı ve bilmediklerimizi anlatabilirsiniz.
    Konu sadece size saçma gelmiş.Diğer arkadaşlar normal karşılıyor.Kimse saçma falan da demedi.
    Hocam şu soruyu bir çocuk sorsa anlarım gerçekten de, aklı selim birisinin soracağı bir soru değil. Dalga geçmek için kullanılacak bir şey olur din düşmanları için yalnızca bu soru tamamen materyalist yaklaşıldığı için konuya. Melekler varsa biz neden göremiyoruzdan ne farkı var şimdi bunun? İyilik konusuna gelecek olursak dini bir kenara bırakalım herhangi bir olayda bile taraflar oluşabiliyor ve her iki tarafta kendi görüşünün daha doğru ve etik olduğunu savunuyor, bunu şiddete tanık olan iki farklı kişi ve iki farklı görüşte bile bariz bir şekilde görebilirsin. Kaldı ki dünyaya faydalı olmuş bir çok başarılı bilim insanının da buluşundan kaynaklı zararlar yaşanabiliyor. Tekerlek bulundu, çokça faydası oldu da o tekerlek yüzünden ölen milyonlarca kişi ne olacak? Bu iyilik mü dünyaya, kötülük mü? Bu kişi tarlaların sürülmesine, kolay bir şekilde yolculuk edilebilmesine, hızlı ulaşıma, lojistiğe vb. birçok şeye vesile oldu ama milyonlarca insanın ölmesine değecek bir buluş muydu? Karşı tez olarak milyonlarca da hayat kurtarıldı bu sayede, tarlaların verimi arttı vb. diyebilirsin çok sığ bir konu ve saçma bir örnek. Demek istediğim ve özellikle saçma olmasına özen gösterdiğim şeyde şu, sen hangi taraftaysan o sana iyi ve doğru görünür. Ambulans hayatını kurtardığında dua edersin tekerleği bulan kişiye, karşıdan karşıya geçerken hayatını kaybetmene veya sakat kalmana sebep olan en temel şeyde o tekerlektir ama, onun içinde bela okursun belki de yine aynı kişiye. İlk icatlardan birisi olan ve günümüzdeki gelişimin en büyük öncüsü olan tekerleği bile farklı yorumluyoruz duruma göre, hangi taraf doğrudur tartışılır elbette ama her konuda olduğu gibi iki tarafta kendini haklı görecektir. Bu dünyaya geliş amacımız ne bizim, neden buradayız en temel soru bu, bırak iyiliği, kötülüğü bir kenara. Cevaplanması gereken soru bu asıl olarak, iyilik, kötülük sadece bu soruya yanıt ararken yaşadığın hayatta durumlara karşı verdiğimiz tepkilerin sınıflandırılması. İslam' dan önce senin yaratıcıyı sorgulaman gerekli bence, duruma göre hareket edersin sonrasında. Yok olduğunu düşünürsen seçeneklerin sınırlı zaten, bir yola girersin. Varlığını kabul edersen de önce az,çok bildiğin şeyle başla sonra diğer inançlara göz at. Dalga geçer gibi sorular sorma ama lütfen, ben bu soruyu hakaret olarak algılıyorum. Allah varsa neden göremiyoruz? Kendi iletişim kuramıyordu da peygamber mi yolladı? Her şeyi biliyorsa neden imtihan ediliyoruz, başından bilmiyor mu zaten sonuçları? Kader belli ise ve Allah çizdi ise neden Cennet veya Cehenneme gideceğiz bize bağlı olmayan şeyler için? Bunlar hem mantıklı, hem de mantıksız sorgulamalar. Belirli bir yaşa kadar anlarım da, belirli yaştan sonra bu sorgulamalar gerçekten saçma. Ergenlik çağında başlar imtihan, 20 yaşında cahil kalıp Cehenneme giden kişi cahilliğinden gitmiştir oraya. Cahillik en kötü şey, tüm iyilikleri silip atar. Bende derim ki gayrimüslimler cahil kalmasaydı. İşin bir de şu tarafı var, sorgulamalar sonucunda doğru yolu er, geç bulursun. Hele birde gerçekten iyi birisiysen Allah doğru yolu bulmayı da nasip eder. Sonradan müslüman olan da bir çok kişi var günümüzde de. Sorgulamak, sorgulamamaktan iyidir elbette. Cahilce, bilgisizce teslimiyetin de bir anlamı yok ama sorgulamayı da aklı selim ve biraz bilgi sahibi olarak yapmak gerekli. Sen üçgenin iç açılarını bilmeden trigonometri hesaplamaya çalışıyorsun. Materyalist bakış açısıyla baktığımızda zaten Allah yoktur, ne kadar arasan ara bulamazsın.

    Edit: Gereksiz yere fazla sert çıktım kusura bakma.
  • 23-10-2022, 12:59:28
    #59
    Abdullah07 adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    O konu da kafamda .


    Bazıları diyor ki sadece müslümanlar cennete girecek.
    Peki mesela elektiği bulan insan vs çoğu icatı bulanlar müslüman değil ama insanlık için süper şeyler yapmış veya adam müslüman değil ama ne gıybet yapmış ne başka bir şey kendi inancına göre ibadetini de yapıyor.Adam çok iyi yardımsever biri ama sırf müslüman olmadığı için direk cehenneme gidecek diyorlar.Bu da düşündürüyor insanı.
    Bu konuyu tarihsel olarak ele almak lazım.

    Doğrudur, Kur'an'da Müslüman olmadan ölenlerin (Özellikle bilmek gerekiyor "Müslüman olmadan ölen") cehenneme gideceği yazılıdır. (tevbe suresi ayet 113) Üstelik bunları cennete girebilmeleri için Peygamberlerin dualarının akraba olmalarının bile etkisinin olmayacağı yazılır. Peki neden cennete giremezler?

    Tevbe Suresi 113. Ayet


    oysa Bakara Suresi 62 ayette bunların cennete girebileceği yazılıdır.


    Tevbe Süresi 113 ayet Hicret'in 9. yılında inmiş, Bakara suresi 62. Ayet ise ondan çok daha önce Hicret'in 1. ve 2. senelerinde inmiş. Peki aradan geçen 7 yılda ne değişti de böyle bir tezat durum oluştu?

    Son olarak Tevbe 113 ayet Hicret'in 9. yılında yani 631 yılında indiğine göre o tarihte Mekke fethedilmişti.. Bu ayet bilinene göre "Müslüman" olmadan ölen Amcası Ebu Talib için indirilmişti. Bu tarih aralığını (618 - 630) kaba taslak okusanız bile aradaki farkı görebilirsiniz. Bu farkı ben yazmayacağım. Okursanız kendinize göre tarihsel (dinsel değil) bir anlam çıkarabilirsiniz.

    Ebu Talib ölümüne kadar Peybamberin bir nevi koruyucusu idi. Müslüman olmadan öldü (Bazıları son anda Müslüman oldu dese de doğru değil). Mantıksal olarak Peygamberin ve dolaylı olarak İslam'ın kuruluş yıllarında koruyucu olan Ebu Talib Cennete girmemiş olabilir mi?

    Bu konuda ben görüş yazmayacağım. Zira artık ilgimi çekmiyor. Çok önceleri araştırdığım için, çıkardığım sonuçlar var onlar da bana kalsın.

    Kabir azabı için ise Kur'an da geçmeyen bir konu...

    İyi forumlar.
  • 23-10-2022, 13:35:54
    #60
    Browland adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Bu konuyu tarihsel olarak ele almak lazım.

    Doğrudur, Kur'an'da Müslüman olmadan ölenlerin (Özellikle bilmek gerekiyor "Müslüman olmadan ölen") cehenneme gideceği yazılıdır. (tevbe suresi ayet 113) Üstelik bunları cennete girebilmeleri için Peygamberlerin dualarının akraba olmalarının bile etkisinin olmayacağı yazılır. Peki neden cennete giremezler?

    Tevbe Suresi 113. Ayet


    oysa Bakara Suresi 62 ayette bunların cennete girebileceği yazılıdır.


    Tevbe Süresi 113 ayet Hicret'in 9. yılında inmiş, Bakara suresi 62. Ayet ise ondan çok daha önce Hicret'in 1. ve 2. senelerinde inmiş. Peki aradan geçen 7 yılda ne değişti de böyle bir tezat durum oluştu?

    Son olarak Tevbe 113 ayet Hicret'in 9. yılında yani 631 yılında indiğine göre o tarihte Mekke fethedilmişti.. Bu ayet bilinene göre "Müslüman" olmadan ölen Amcası Ebu Talib için indirilmişti. Bu tarih aralığını (618 - 630) kaba taslak okusanız bile aradaki farkı görebilirsiniz. Bu farkı ben yazmayacağım. Okursanız kendinize göre tarihsel (dinsel değil) bir anlam çıkarabilirsiniz.

    Ebu Talib ölümüne kadar Peybamberin bir nevi koruyucusu idi. Müslüman olmadan öldü (Bazıları son anda Müslüman oldu dese de doğru değil). Mantıksal olarak Peygamberin ve dolaylı olarak İslam'ın kuruluş yıllarında koruyucu olan Ebu Talib Cennete girmemiş olabilir mi?

    Bu konuda ben görüş yazmayacağım. Zira artık ilgimi çekmiyor. Çok önceleri araştırdığım için, çıkardığım sonuçlar var onlar da bana kalsın.

    Kabir azabı için ise Kur'an da geçmeyen bir konu...

    İyi forumlar.
    İki ayet arasında neden böyle acaba bir fark var acaba ? Tek cümle olarak değil önünü arkasını araştırmak mı lazım acaba ? Ahzab suresi 50.ayeti de tek başına okuduğumda farklı bir anlam çıkıyor mesela.O da düşündürüyor beni.Yorum ve değerlendirme için teşekkürler.
  • 23-10-2022, 13:49:49
    #61
    Abdullah07 adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    İki ayet arasında neden böyle acaba bir fark var acaba ? Tek cümle olarak değil önünü arkasını araştırmak mı lazım acaba ? Ahzab suresi 50.ayeti de tek başına okuduğumda farklı bir anlam çıkıyor mesela.O da düşündürüyor beni.Yorum ve değerlendirme için teşekkürler.
    Sure ve ayetlerin iniş zamanları var... neden tek bir seferde indirilmedi de kronolojik şekilde indirildi? Tüm dinlerde sorulması gereken temel sorudur bu!

    Tüm alemlere indirildiği söylene bir kitabın başlangıç aşamasında bir bütün olarak "kesin" kurallar çerçevesinde inmesi daha mantıklı gözükse de parça parça indirilmesi olayların gerçekleşmesinden sonra indirilmesi daha fazla inandırıcılık kazandırıyor. Belki de tam tersidir...

    Sorgulamak güzeldir... başkasının anlattığından ziyade kendimizin anladığı daha değerlidir. O yüzden Kur'an ya da diğer kutsal kitapların hacı hocalardan dinlemekten daha çok tarihçilerden tahinin öğrenerek bir bir okumak gerekli diye düşünüyorum.
  • 23-10-2022, 14:16:32
    #62
    Girizgah not: Müslüman değilim.

    Teorik olarak kabul edilen görüş şudur. Tüm semavi dinlerde ölen bedendir yani ruhunuza bahşedilen kılıftır. Bu da et, kan, su, kas, kemik vs. den oluşur. Ölümsüz olan ve zamanı gelince ebedi alemine göçecek olan ruhtur. Kabir azabı denilen durum da bedeni değil ruhu ilgilendiren bir konudur. Bu nedenle bedenin yakılması gömülmesi yenmesi vs nedenlerle son bulması buna engel değildir.

    Umarım basit ve anlaşılır olmuştur.
  • 23-10-2022, 14:28:20
    #63
    Kabir azabını ceset çekmeyecek ki ruh çekecek. Ruhta manevi bir varlık olduğu için yok olmuyor zaten. Yakılan şey maddedir. Mezarın olup olmaması önemli değil.