Forumda sıklıkla haber siteleri hakkında eleştiriler yapıyorsunuz. Gayet haklısınız da.
Ancak bilinmesi gereken önemli bir nokta var. Adamlar bu işi yapıyor.
Parmakla gösterilen bazı haber siteleri var. Bunları zaten tanıyorsunuz.
Açıp incelediğinizde hepsinde birkaç ortak nokta göreceksiniz.
Ziyaretçiyi ilgili habere çekmek ve uzun süre tutmak için yıllardan beri gelen tecrübelerini kullanıyorlar.
Dikkat çekici başlık. İlgi çekici içerik.
DİKKAT ÇEKİCİ BAŞLIK
Öyle başlıklar atılıyor ki, merak zaafınızdan nasıl yakalandığınızı anlayamıyorsunuz bile.
Bu merakınızı gidermek için hipnoz olmuş bir şekilde habere tıklıyorsunuz.
İnsan zihninin bazı şifreleri var. Ve dikkat çekici başlıkları buradan hasat ediyorlar.
Başlıktaki merak ettiğiniz şey her neyse kendinizi alıkoyamıyorsunuz. Cevap içerikte...
İLGİ ÇEKİCİ İÇERİK
Aman aman bu nasıl bir içerik? İstediğiniz cevap bir yerde ama nerede?
İlgili cevabı bulmak adeta bir mayın tarlasında hazine aramak gibi.
Sürekli merak tohumları serpiştirilmiş. Bir önceki cümle bir sonrakine paslıyor sizi.
İçeriğin neredeyse sonlarına yakın bir yerde golü atıyorsunuz. Ama ofsayt.
Aldığınız cevap, bir sonraki cümlenin sorusu oluyor.
Böylece ek birkaç bilgiyle pekiştiriyorlar sizi.
Tebrikler. Bu sefer temiz bir gol attınız. Fakat yeterli değil ve süre doldu.
Maç bitti. Kazanan yine onlar oldu; haber siteleri...
MERAK TOHUMLARI
Ben bu oyunlara gelmiyorum diyebilirsiniz. Doğrudur inanırım.
Hatta r10 gözü açık bir platform. Haber sitelerinin oyununu çözebiliyor.
Ama diğer pek çok ziyaretçi sizin, benim gibi değil.
Yakalandıkları merak zaafı, onların tavşan deliğinin sonuna kadar sürüklenmesine sebep oluyor.
Sonuç olarak, site içerisinde bol miktarda gezinim sağlandığı gibi, her bir haberde geçirilen süre de yeterli düzeyde oluyor.
Evet, haber siteleri yayıncılık hayatını gazetelerden bu yana dikkat hasadı üzerine sürekli geliştirdi. Hepsi bu kadar mı? Kesinlikle hayır.
ADSENSE FAKTÖRÜ
Olayın içinde bir de Adsense faktörü var. Adsense bir kazan-kazan sistemidir. Siz Google'ye ne kadar kazandırırsanız, o da size kazandırır.
İşte bir önceki söylediğim güçlü içerik pazarlamasının karşılığı tam olarak bu; üst sıralarda haber sitelerinin olması...
Şöyle düşünün. Bir toptancısınız. Sizden 100.000 tane ürün alan işbirlikçiniz mi değerlidir, yoksa 10.000 tane alan mı?
Cevabı verebilmek için matematik profesörü olmak gerekmiyor. Her şey ortada.
GOOGLE REKLAMCILIK
Google ilk başlarda reklamcılığa karşıydı. Ama aynı zamanda kazanç sağlayamadığı için iflas etme noktasına gelmişlerdi.
Sonra Adsense çıktı ve kurtuldular. Bununla birlikte dünya devi şirket olabilmenin kazanç merkezi de Adsense oldu.
Başka hiçbir ürünü Adsense kadar devasa getiri sağlamıyor. Ve sonuç olarak böylesi şirketler hiçbir zaman doyuma ulaşamaz oluyor.
Kar maksimizasyonu için her türlü kazanç geliştirmeleri yapıyorlar.
Bunların başında da, Adsense ile kazandıran işbirlikçilerinin sitesini yukarılara taşımak geliyor.
Peki değerli içeriğe ne oldu? Para hırsının gölgesinde mi kaldı? Kısmen evet.
ÖZET
Kısa bir özet geçmek gerekirse,
Değersiz bir içeriğin bile kurnazca pazarlandığı bu oyunda çok fazla hileler var.
Bu yüzden Google'nin adaletine sığınarak bir sonraki güncellemelerde umutlanmayın. Sistem değişmez.
Değerli içerikten vazgeçin demiyorum. Ama bu içeriğin pazarlanmasında da en az haber siteleri kadar mükemmel bir yol izleyin.
Hep derim, evrenin sırrını bile verseniz bunu çok daha fazla insana ulaştırıp, sonuna kadar okutmak için pazarlamanız gerekiyor.
Peki ya, siz içeriklerinizde bunu ne kadar uyguluyorsunuz?
Saygılar ve sevgiler...
10 kişi bunu beğendi.