Binlerce yıllık tarih boyunca insanlar çeşitli sosyal guruplar yoluyla birarada yaşamış, bu sayede tolum her açıdan refah ve huzur sağlamıştır.
Sanayi devrimi ile birlikte gelişen modern yaşam tarzı ve popüler kültür ise insanları birey haline getirmiştir. New age tarzı çeşitli, felsefe akımları da bireyciliği ön planda tutmuştur.
Bireycilik en çok da özgürlük ve eğlence sloganı ile insanlara aşılanmıştır. Gelişen bireycilik toplumsal tüm yapıları erozyona uğratmış ve yıkmıştır.
***
İlkokuldan itibaren hepimize ezberletilen BÖL PARÇALA YÖNET taktiğini bilmeyen hiçkimse yok. Ancak biz bunu hep devletler bazında düşünüyorduk. Oysa bu taktik artık tek tek bireylere kadar indirgenerek uygulanıyor.
En sonunda her birey kendi çıkarı kendi nefsi kendi hakları ile başbaşa kalıyor.
***
Peki sonuç ne?
İnsanlar haksızlığa uğradığı zaman yapayalnız kalıyor. Bu çalıştığın işyeri de olabilir, okuduğun okul da, hizmet aldığın banka da, gsm operatörleri de, hizmet almak zorunda olduğun devlet kurumları da.
***
Ağlamayan bebeğe mama vermezler diye bir söz var. Eskiden köprüye çıkıp intihar girişimi yapan birisi olunca siyasi bazı liderler çıkıp sözde yardımcı oluyordu. Artın onun bile hükmü kalmadı.
Bu ne demek biliyor musunuz? İntihar edip ölseniz bile hiçkimsenin umurunda değil.
***
Bizler zombi saldırısı, depremler, savaş ve uzaylı istilası bekliyorduk. Ancak bireyselleşme kaosu, 8 milyar insanın artık o kalabalık içinde yapayalnız kalmasını sağladı.
***
Türkiyede yaşanan olumsuzlukları bir yere kadar anlayabilirim. Ancak japonyada amerikada avrupada, dünyanın en medeni ülkelerinde insanlar artık insan çöplüğü içerisinde yalnız birer birey. Paran varsa yer içer yaşarsın. Paran yoksa sokaklarda hayvan kadar bile değerin olmaz.
Binlerce yıllık insanlık tarihinde insanlığın çöktüğü bir devirde yaşıyoruz. Bize özgürlük adı altında pazarlanan modernizm, çıkarcılığı bencilliği bireyselliği kazandırdı. İnsanlığımızı, insani değerlerimizi kaybettiğimizin farkında bile değiliz.
***
Paranın gücün statünün şöhretin tanrılaştırıldığı bir dönemde yaşıyoruz. Sistem bizi öyle bir sıkıştırmış ki, en koyu ateistinden en koyu dindarına kadar aslında tüm kayatımızı bu tanrılara tapınarak geçirdiğimizin farkında bile değiliz.
***
Konuyu okuyan çoğu kişi anlamayacak, karşı çıkacak veya kabul etmeyecek. Ancak devletlerin parçalandığı dönemden bireylerin aurıştırıldığı döneme çoktan geçtik. Hayatımızın içinde olan herşey bu parçalanmışlığın bir bölümü.
***
İşiniz paranız aileniz eviniz gıdanız bir yere kadar yolunda gidiyorsa bunun farkına bile varamazsınız. Ancak büyük bir haksızlık adaletsizlik vs olduğunda kendinizi birden sosyal medyada konu açarken paylaşım yaparken bulursunuz.
Peki kimin umurunda?
Eskiden iyi kötü yalan yanlış da olsa dernekler vakıflar sendikalar vs vardı?
Hatta bir ara şikayetvar bile büyük fayda sağladı. Peki şimdi, geldiğimiz noktada
zorda kaldığınızda kim var? Devlet mi??????????
yeni konu taslak: devlet çöküyor.
Bireyselleşme eşittir köleliğin en dip noktası!
3
●136
- 23-11-2024, 18:27:31Bireysel olmak demek kolektife hiç bir katkın olmadan yaşamak demek değildir. Bunu biraz yanlış tanıtıp, yanlış yaşattıklarını düşünüyorum. İnsanlar tektir evet ama toplum içinde yaşarken her canlıya ve her canlının haklarına saygı duyarak yaşamayı seçtiğinizde bireyselliğinizin hiç bir kötü yanı kalmayacaktır. Bireyselliği, kendine önem vermeyi etrafında olan hiç bir kötü şeye ses çıkarmamakla karıştırmamak lazım.
Fazla uzatmadan son olarak başıma bir şey geldiğinde orada bana sahip çıkan bir devlet yerine ben sosyal derneklere, sosyal medyaya koşuyorsam devlet neden var diye sormak gerektiğini düşünüyorum. Bunun yalnızlığımızla bir alakası yok. - 23-11-2024, 19:42:50onuralcay adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
Benim bahsettiğim şey, insanların medya, popüler kültür ile zehirlenip tüketim çılgını haline gelmiş hali.
Sürekli olarak kalabalık içinde yaşayan, bir sürü takipçisi olan servet ve şöhret sahibi olan insanlar var. Bunlar kişisel çıkarlarını toplumun huzuru ve adaletinin üstünde tutan kişiler.
Milyonlarca takipçisi olup ahlki değerleri olmayan fenomenleri, sözde sanatçı starları örnek verebiliriz.