Hikayeyi Devam Ettirin :)

Amacımız bu forum oyununda hikayeyi bir sonraki cevap veren kişinin dilediği kadar özgür biçimde devam ettirmesi.Ne güzel şairler çıkmışken belki de yazarlar, senaristler de çıkar.Herkes hayal gücünü zorlayıp güzel şeyler ortaya koyabilir

Bir de çok uzun şekilde devam ettirmeyelim arkadaşlar çünkü kaldığı yerden aynı şeyi 2 kişi devam ettirmeye çalışıo olabilir....

O zaman başlayalım

Herşey, 13 Haziran 2008 Cuma gecesi başlamıştı.O gece bardan arkadaşlarıyla beraber dönen Numan, kendini kötü hissettiğini ve eve yürüyerek gitmek istediğini belirtmişti.Arkadaşları önce şaşırmış sonraysa Numan'ın içkiyi fazla kaçırdığını düşünerek, biraz hava almasının iyi olacağını düşündüler.

Aslında Numan sarhoş falan değildi sadece içinde anlamsız bir sıkıntı vardı...

Arabadan inerek yola devam eden Numan, arabanın silüetinin pus ve kasvetin hakim olduğu gecede çabucak kaybolduğunu gördü.Bir başka dikkatini çeken şeyse yaz olmasına rağmen toprak yolun sararmış yapraklarla dolu olmasıydı.Bütün bunların alkolden sulanmış beyninin kendisine olan bir oyunu olduğunu düşünerek ürpertici bir sesizliğin hakim olduğu yolda ilerlemeye devam etti.

Yolda ilerlemeye devam ettikçe Numan'ın sıkıntısı artıyordu.

Taki karanlığın derinliklerinden acı ve insanın kanını dondurucu bir çığlık yükselene kadar.....

Devamı aşağıda.

Çığlığı duyar duymaz karanlığa doru büyük bir hızla koşmaya başladı.Yüzüne değen yaprakların sesinin verdiği ürperti sonrası karşısında bir ışık gördü.

Öldüm mü acaba diye sordu kendine.Ardından ışığa yaklaştı ve bir ev gördü.

Korku dolu adımlarla kapıya yanaştı ve kapıyı büyük bir cesaretle açtı.O da ne!

Karşısında 4 yıl önce kaybettiği kardeşi vardı.Ne yapıyorsun dedi kardeşine?Kardeşinden ürpertici bir cevap geldi.

"Sorma abi ya, evden eve nakliyat kelimesinde birinci sıraya çıkamadım gitti"

Bunun üzerine abisi link satın almasını ve orjinal bilgiler eklemesini söyledi.

DEVAMI AŞAĞIDA

Sonra Numan birden durur düşünür.Artık internetle pek alakası kalmamıştır.Kardeşini de 4 yıl önce bir nakliyat kamyonu yüzünden kaybetmiştir.Kendini toparlar ve tekrar toprak yolda yürümekte olduğunun farkına varır.Aklı Numan'a hala oyunlar oynamaktadır.

Ama o çığlığın gerçek olduğundan emin gibidir.Sıkıntısı iice artmış ve içini ürperti kaplamıştır..Yürümeye devam ederken birden arkadaşlarının arabasının kapılarının açık olduğunu görür.Ama arabada kimse yoktur...

Arabanın etrafına bakınırken birden dehşet verici birşey görür.Yola kanla 13 yazılmıştır...

3 yazısını görünce; 4 sene önce açmış olduğu evden eve nakliyat sitesi için 1 ahftada 13 link takas yapınca sandbox'a düştüğünü hatırlar ve o sinirle arabaya biner.Gps sistemini açar ve California'ya doğru yol alır.Aradan 3 gün geçer

California'ya ulaştıktan sonra Google binasının hemen yanında çadır kurar ve beklemeye başlar.2 gün aç susuz bekledikten sonra intikam için sabırsızlığını arttıracak o manzarayla karşılaşır.Sergey brin ve Larry page el ele google binasından çıkmaktadırlar.

Eline geçirdiği a4 tech mouse ile sinsice arkalarından gider ve...

Mouseı tam Larry'nin kafasına vurduu sırada kendine gelmişti ve o kanlı 13 yazısısını gördüünde bayılıp kafasını taşa vurduğunu hatırlamıştı..

Numan hemen toparlanarak, hızla yolda koşmaya başlamıştı.Çıkan şiddetli rüzgar yüzünden yapraklar savruluyordu ve rüzgarın uğultusu kulaklarını tırmalıyordu...Puslu gecenin içinden gelen cılız bir ses duyar gibi oldu.Durdu ve sesin geldiği yöne doğru yönelmeye başladı...

Ses artık netleşmişti..

"Yaa-rr-dım Ediiiiiiiiiiiiin"

Devamı aşağıda

Ses ormanın içinden gelmektedir ve sese doğru hızlıca koşmaya başlar.

Ormanın içine daldığında karşılaştığı manzara tüyler ürperticidir.

3 arkadaşı mehmet, tayfun ve melike ayaklarından ağaca asılı olarak durmakta ve yardım istemektedir.

Hemen telefonuna sarılır, ambulansı ve polisi aramak ister ancak telefonu çekmemektedir.

Arkadaşlarının yanına yaklaşır ve "Merak etmeyin sizi buradan kurtaracağım" der.

Arkadaşları halen panik içindedir, nedense güvende olmadıklarını hisssederler.

Numanın kankası olan Mehmet seslenir.

"Hemen bizi buradan indirmelisin, buradan hemen gitmeliyiz" der.

Numan halen olanlara bir anlam veremezken; ağaçların arasından siyahi, irice bir adam belirir ve elindeki kılıç ışıl ışıl parlamaktadır.

Devamı Aşağıda...

Siyahi adam Numanıda Yakalamak İster Fakat Numan Koşmaya Başlamıştır..
Uzun Koşu Ardından Siyahi Adamdan Kurturdugunu Anlar Yavaş Yavaş Yürümeye başlar
Ama Birden Durur ve Karşısındaki Varlıgı Görünce Hareket Edemez Öylece Kalır...

Devamı aşağıda...

Karşısında ünlü Friday The 13th filmindeki gibi iri yarı ve hokey maskeli birini bulur.Üzerindeki giysiler siyah ve kırmızı karışımı eski püskü duran bir bez parçası gibi görünmüktedir.Ama daha dikkatli baktığı zaman giysinin üzerindeki kırmızıılın aslında kan lekeleri olduu anlaşılmaktadır.Daha önce kılıca benzettiği şeyse büyük bir paladır.Yaratığın gözleriyse hokey maskesinin aralığından kıpkırmızı gözükmektedir.

Numan şoka girmiştir.Olduğu yerde titreyerek kalır.Karşısındaki şeyden bir ses yükselmeye başlar.

"Antiquis temporibus, nati tibi similes in rupibus ventosissimis exponebantur ad necem"

Not:İlgilenenler için bu cümle latincedir

Devamı aşağıda....

"Antiquis temporibus, nati tibi similes in rupibus ventosissimis exponebantur ad necem"
In the good old days, children like you were left to perish on windswept crags.
''Eski iyi günlerde, senin gibi çocuklar rüzgarlı kayalıklarda yok oldular.''

Zamanında öğrendiği 8 dil bu yabancı cümleyi onun çözmesini sağladı.
Numan latince karşılık verdi.

Tace atque abi ! (abi de latince )

ve silahını çekip 7 el ateş etti. Ama karşısındaki varlığa hiç bir şey olmamıştı, hayatında bunun silahla çözülemeyecek ilk iş olduğunu anlamıştı ve ona anadilinde sordu.

- Benden ne istiyorsun ?

Devamı aşağıda...