• 01-06-2025, 01:13:13
    #10
    RauL adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Benim anlamadıgım avrupa almanya ne bileyim amerika ile neden turkiyeyi bir tutuyorlar anlamış degilim yahu 50 sene evveli biz dagda çobanlık yaparken. örnek verdiginiz ülkeler araba yapıyorlardı. atom bombası yapıyorlardı. Sen zamanında çalışma. çalışanla kendini bir tut....
    Hocam turist gelen avrupalı kadınlar yarı çıplak güneşlenirken kitap okuyor. Bizim erkeklerin çoğu da onları tavlama derdinde oldu hep. kadınlarımız ise çıplaklıkta onları geçti. Ancak kitap okuma konusunda ne kadınlarımız ne erkeklerimiz onlar gibi olamadı.

    Konuya siyesi diyen arkadaşlar için, eklemediğim kitap meselesini de burada yazayım. 80li 90lı yıllarda bizim millet KİTAPLAR PAHALI ALAMIYORUZ O YÜZDEN KİTAP OKUYAMIYORUZ diyordu. İşte oinsanlar parayı bulunca mercedes aldı bmw aldı en pahalısından telefon aldı ama kitap almayı unuttu.

    Kitap okumayan ama saatlerce ibrahim tatlıses izleyen hülya avşar sibel can izleyen mehmet ali erbil izleyen bir toplum haline geldik.
    Ülkenin dört bir yanında pislik vasatlık avamlık vandallık akıyorsa sebepleri bunlar.
  • 01-06-2025, 01:13:50
    #11
    looktr adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle

    80li 90lı yıllarda müziği radyodan müzik setinden ve walkmandan dinliyorduk. Evlerin çoğunda radyo vardı ama katlı müzik seti sadece zenginlerde vardı. Walkman ise zenginlerin bile zor alabildiği bir aletti. Hem annesi hem babası öğretmen olan arkadaşın alabildiği üstteki walkman bile LÜKStü. Kimse de çıkıp halinden şikayetçi olmuyordu.

    O zamanlar bazı öğretmenler mesai bitimi simitçilik, ayakkabı boyacılığı, limonculuk ve taksicilik yapıp aysonunu getirmeye çalışıyordu.
    Fakirdik ama mutluyduk diyenler hem yalan söylüyor hem de eksik anlatıyor.

    ***

    Lisede adidas tırsion ayakkabı alan öğrenci bile göze batıyordu. Beden öğretmeni bu ayakkabunın hakkını vereceksin gibisinden takılıyordu. Halbuki birkaç yüz öğrenci olan okulda babası müteahhit vs olup da zengin hayatı yaşayan da çoktu.

    Kümeste tavuk olduğu halde her gün 1 yumurta yiyemeyen, ahırda inek olduğu halde her gün 1 bardak süt içemeyen çocuklardık. 2000 yılına kadar bunlar böyle gitti.
    ***

    Yani özet, zenginler bile çok tüketim yapamıyordu.

    Değişen zamanla birlikte hepimz tüketim manyağı olduk.

    Bugün Şantiyede asgrai ücretle işçi olarak çalışan arkadaşım en az haftada bir 3 harfli markete gidip poşet dolusu abur cubur alıyor. Çikolata bisküvi gofret yerken hükümete çemkiriyor. iPhone 16 alabilmek için kaç saat çalışması gerektiğini hesaplıyor.

    Dünyanın en egoist toplumu içinde yaşıyoruz.
    Dünyanın en müsrif toplumu içinde yaşıyoruz.
    Dünyanın en görgüsüz toplumu içinde yaşıyoruz.
    Dünyanın en gösteriş budalası toplumu içinde yaşıyoruz.
    Dünyanın en tüketim çılgını toplumu içinde yaşıyoruz.

    İhtiyaç diye bahanelendirlen telefonların çoğu gösteriş ve eğlence için alınıyor. İş için kullanıyorum diyenlerin çok azı iş için kullanıyor.

    Eğer gerçekçi bir istatistik yapılsa, üst model telefonların en fazla %10u iş için kullanıldığı anlaşılır.
    Ayrıca bunların da kullanım istatistiği yapılsa çok çok düşük oranlar çıkar.

    Bilinç altındaki üst model ürün satın alma kullanma bağımlılığını ihtiyaç olarak lanse etmek son derece sahtekarca bir tutum.

    ***
    Tıpkı telefon gibi otomobil satın alma ve model yükseltme alışkanlığı da büyük oranda aynı sebepten.

    ***

    Harcamalarımızın istatistiğini tutmadığımız için neye ne kadar harcadığımızın farkında değiliz. Kozmetik giyim telefon ve otomobil harcamalarımızın çoğu lüks ve gösteriş amaçlı.

    https://www.youtube.com/shorts/dbT_E_I2PSk
    Ben de iPhone kullanıyorum ama iOS işletim sistemini kullanmak için ve kalitesi için alıyorum.
    Başka aldığım hiç bir ürünü de gösteriş için almadım. Hepsinin özellikleri için.
    Benim gibi başkaları da olabilir.