Ayasofya artik camii

Merhaba arkadaşlar sosyal medyada her yerde yazan haber Danıştay Kararını Verdi;
"AYASOFYA ARTIK CAMİİ!"


Kaynak :
https://www.facebook.com/misvakcaps/...04218606338543
Kaynak : https://www.yeniakit.com.tr/haber/ay...i-1325091.html

Çok şükür

Şu sıcaklarda içimizi serinleten haberler alabilmek çok güzel.

Ben gerçekten bu konu niye bu kadar büyüdü, gündem oldu anlam veremiyorum.
Müze kalsın, cami olsun ya da hiç kullanılmasın nedir ki problem?
Neden Ayasofya yani? Eminönünü yeni feth ettik de toplum olarak bizim Ayasofya'dan yeni mi haberimiz oluyor?
Bi bitmedi gitti gündem değiştirme çabaları.

Ek bilgi; Ayasofya veya Sophienkirche, daha sonra cami haline gelen ve şimdi müze olarak kullanılan MS 532 ve 537 yılları arasında inşa edilmiş eski bir Bizans kilisesidir.
İstanbul'un Avrupa yakasında, Eminönü'nde yer almaktadır.

Merhaba, bence yanlış bir karar olmuş. Arkadaşlar biraz empati kurun lütfen...
Günümüzde balkan coğrafyasında da atalarımızın eserleri mevcut ve çoğu müze olarak kullanılıyor. Örneğin sadece Yunanistan topraklarında Yeni Cami, Hamza Bey Cami, Alaca İmaret Cami gibi onlarca Osmanlı eseri bulunuyor.
Şimdi tutup Yunanistan dese ki; "Kardeşim ben bunları kiliseye çeviriyorum ve ibadete açıyorum..." bu haberi alkışlayan arkadaşların hoşuna gider mi gerçekten? Ki bunu yaparak onlara fırsat vermiş oluyoruz.
Dinlere ve emanetlerine saygı olmalı kanımca... Zaten tüm tarih kitapları yazıyor İstanbul'u Fatih Sultan Mehmet ve Türk Ordusu almıştır diye, dünya alem bunu biliyor.
Şimdi birileri çıkıp beni vatan haini veya İslam karşıtı ilan ederler, ancak bu insanlar bilmez ki İslamiyet'de, Hristiyanlık'da, Yahudilik'de veya bilinen tüm dinler Allah'ın gönderdiği peygamberler aracılığıyla biz insanoğluna iletilmiştir.

Onlar nasıl mescidi aksa''yı kapatıyorlarsa bizlerde onlara inat Ayasofya''yı açacağız.

sulh yolu ile fethedilen ülkelerde mevcut olan Ehl-i kitâba ait ma'bedlere asla dokunulmaz; ancak yenilerinin inşasına da müsaade edilmez. Eskiden beri var olanlar tamir edilebilir.
Savaş yoluyla fethedilen topraklarda ise, durum tam tersinedir. Yani İslâm hükümdarı, isterse, başka dinlere ait bütün ma'bedleri yok eder ve gayri müslimleri de sürgün edebilir. İşte İstanbul, tamamen savaş yoluyla feth olunmuştur. Ayasofya'nın ve benzeri bazı kiliselerin camiye çevrilişinin meşruiyet sebebi zikredilen hükümdür. Bu hüküm, İstanbul çapında tatbik edilseydi, İstanbul'daki bütün kilise ve havraların yıkılması gerekirdi.
İstanbul'u Allah'ın yardımı ve kılıcının kuvvetiyle fetheden Fâtih Sultân Mehmed, Ayasofya'yı cami hâline getirdikten sonra, papaz ve hahamlardan oluşan bir heyeti huzurunda kabul eder.
Papaz ve hahamlar heyeti, İstanbul'u savaşla fethettiğini, dilerse İstanbul'da hiçbir kilise ve havra bırakmayacağını bu durumun devletler hukukundan doğan bir hakkı olduğunu Fâtih'e ifade ederler; ancak kendisine, kendilerine ve ma'bedlerine karşı İstanbul'un sulh yol ile fethetmiş gibi kabul etmesini ve geç de olsa toplu halde huzuruna gelişlerini bu mânâya vesile saymasını ısrarla talep etmişlerdir.
Çevresindeki din âlimlerine danışan Fâtih Sultân Mehmed, bu isteklerini geri çevirmemiş ve camiye çevrilenlerin dışında kalan kilise ve havralara, hakkı olduğu hâlde müdahale etmemiştir.

Trabzonda ki müze de cami olmuştu.Parasız kalınca yine müzeye çeviririz.

1000 yıl kilise, 500 yıl cami, ~80 yıl müze olarak kullanılan tarihi bir yapı. Umarım zarar görmez ve en iyi şekilde diğer nesillere saklanır Ülkemizin diğer ülkelerde olduğu gibi gibi sınırları içerisinde bulunan bir yapıyı istediği amaçta kullanmaya hakkı bu hakkı tekrar diğer ülkelere hatırlatması iyi bir şey