Herkese merhabalar,

Öncelikle konuyu doğru yere mi açtım bilmiyorum fakat eğer farklı bir yeri var ise bilgilendirirseniz taşınması için report etmek isterim. Öncelikle bu konuyu birçok kişiye ilham olması ve neler yapabileceklerini aktarmak adına açmak istedim. Son dönemde e-ticarete girmek için çoğu kişi çalışmalar yapıyor ve neredeyse her hafta üyelerin marka ismi arayışlarına şahit oluyoruz. Bu sebeple kendi yaşadığım hikayemi sizlerle paylaşmak istedim.

Ben Umut Köse, 23 yaşında Gazeteciyim. Yaklaşık +6 yıldır içerik pazarlaması ve son 3 yıldır pazarlama alanında ki çalışmalarım ile +50 markaya danışmanlık verdim. Herkesin her işte yaptığı işlerde "Sizin de kendi projeniz var mı? Siz neler yapıyor ve ne kazanıyorsunuz?" soruları üzerine e-ticaret sektöründe bir proje oluşturdum.

Marka ismi, marka bilinirliği ve konumlandırma adına sadece 1 aylık bir çalışma gerçekleştirdim. Sonrasında ise gireceğim sektör arasında araştırmalar gerçekleştirerek gerekli her şeyi hazırladım ve sektöre girdim. Bu konu sayesinde bu işe başlamak isteyen belki birçok kişiye klavuz olacak bir konu içeriği hazırlıyorum şu anda.

Kendi markam ile ilgili çalışmaları yaparken bu sektörde "Hiç reklam bütçesi ayırmadan başarılı olunur mu?" sorusunu yanıtlandırmak adına aslında XX.XXX tutarında bir yatırım gerçekleştirdim. Bu sektöre girerken olabilecek tüm maksimum seviye harcamalardan kaçınarak en iyi şekilde hazırlanmasını sağladım. Bu süreçte peki neler yaptım?
  • Akılda kalıcı bir marka ismi oluşturdum
  • İnsanlarla duygusal bir bağ oluşturabileceğim bir marka hikayesi hazırladım
  • Marka hikayesinin yer aldığı ve projeyle ilgili bilgilerin de üzerinde olduğu 2 adet 5x8 ölçülerinde kartlar bastırdım. (400x2: 800 | Maliyeti: 400₺)
  • İnsanlar kargo ile ellerine ulaşan paketlerinde bize dair akıllarında bir marka bilinirliği yaratmak adına kargo poşeti bastırdım. (10KG: 450₺) Güncel fiyatını bilmiyorum bu 6 ay önceki fiyat, bu sebeple nereden bastırdınız gibi sorular sormayınız.
  • Pazar yerlerini etkili kullanabilmek adına araştırmalar gerçekleştirdim.
  • Sektörümde yer alan mağazaları tespit ettim ve eksiklerini görerek kendi markamı ona göre hazırladım.
  • Trendyol mağazamı açtığım ilk gün 12 sipariş ile bu işin değerini anladım.
  • Trendyol gibi pazar yerlerinde zarar etmemek adına bir Excel tablosu üzerinden kar/zarar hesaplaması yaptım. Ve Excell tablosuna göre tüm giderler çıktığında "+" gözüken her fiyat baremini pazar yerlerine uyguladım.
  • 14:00'a kadar gelen tüm siparişleri aynı gün çıkardım, bazen 17:30'a kadar gelen siparişleri dahi hızlıca giderek kargolamasını yaptım.
  • Paketlemeye özen gösterdim ve müşterinin paketi eline ulaştığında bu uğraşı görmesini sağladım.
  • Sosyal medya üzerinde Instagram mağaza özelliğini oluşturdum ve bunun faydasını çok ama çok gördüm.
  • Reklam harcaması yapmadım. (Ads, Business FB)
  • Sadece Trendyol ve Hepsiburada mağazaları ile işe koyuldum.
  • Web site için WordPress Wocommerce tercih ettim. (Buraya pek ağırlık göstermedim. Kapıda ödeme duyurusu yaptığımda site ziyaretçi sayıları ve sipariş sayısı arttı. Neredeyse yeni kurulmuş bir e-ticaret mağazası için her gün sipariş geliyordu.)
  • İçerisinde bulunduğumuz ofis kira fiyatlarından dolayı ofis giderlerini azaltmak adına ofisimi kapattım ve evden çalışmaya geçtim.
  • İlk ay içerisinde 1000TL net kar sonrasında 2-3 aylık dönemde yaşanılan belirli şahsi problemler sebebiyle ara verildi fakat bu kar oranı devam etti.
  • Son 2-3 ay içerisinde ise sabit 3-4 bin TL arası ciro elde etmeye başladım. Aylık ortalama net karım 2-3 bin TL seviyelerine ulaştı.
  • Şimdilerde ise günlük en az 5 kargo çıkartıyorum ve her hafta yatan paralar ile yeni ürünler getirtiyorum.
E-ticaret projesi oluşturduğunuzda muhakkak pazar yerlerini kullanmanızı tavsiye ediyorum. Eğer sektörünüz petshop, belirli kıyafet ürünleri vb. zor alanlar ise pazar yerleri evet mantıklı görünmüyor. Fakat Trendyol'da kazanmak zor diyenleri de çok görüyorum. Burada dikkat etmeniz gereken tek şey (satıcı puanınız, kargolama süreniz ve aldığınız değerlendirmeler)
Hepsinden en önemlisi ise pazaryerlerinde mağaza isminiz, ürün isminin başında da yer alan marka ismi. Tüketicilere markanıza dair tüm bilgileri paylaştığınızda insanlar da bir güven ortamı yaratmış oluyorsunuz.

Trendyol mağazamdan web siteme giriş sağlayan yüzlerce kullanıcı var. Trendyol'a oranla %10 daha ucuz sattığımı düşünün. Ve ilerleyen süreçlerde web site satışlarının arttığını düşünün. Evet 0TL reklam bütçesi ile çok büyük işler başarıyorsunuz.

Trendyol mağaza değişikliği yaptım 2 ay önce kadar. Yeni bir vergi mükellefiyeti ile başladık işe. Şimdilerde mağaza takipçimiz +1100'ü geçmiş durumda. Satıcı puanımız 9,4. Hızlı ve başarılı satıcı ünvanı aldık ve en önemlisi ise Trendyol Express bizimle çalışmak istedi. Bunlar bizim için güzel gelişmeler. Pazaryerleri doğru kullanılmalı. BuyBox girmeyin. Kendiniz ürününüzü oluşturun. Trendyol size belirli aralıklarda hediye reklam bakiyesi verecektir bunları doğru kullanın. Ve en önemlisi müşterilerinize sürekli kuponlar oluşturun. Bunlar (Takip et kazan, veyahut X'e X" kuponları olabilir.

Ben başardım, siz de başarabilirsiniz. Şu an aktif olarak +7 farklı markaya danışmanlık veriyorum. Artık kendime ait referans bir projem var fakat yoğunluktan dolayı satışa koydum.

Şahsi olarak bu işlere başlamadan önce bu alanda "ya yatırdığım parayı kazanamazsam" gibi düşünceler çok oluyordu. Sektöre giriş yaptım, sektörün ne kadar keyifli bir iş olduğunun farkına vardım. Tavsiye vereceğim tek şey bir şeylere başlamak için asla korkmayın olacaktır.

Buraya kadar okuyan herkese teşekkür ederim, sağlıklı günler dilerim.