Antalya ve çevresinde hizmet verecek yeni kurulan tur şirketi için tavsiyeleriniz.

hocam izninizle wp verirseniz bu şekilde bizde çalışmak isteriz aynı şekilde tur firmamız var

Slav ülkelere reklam yapıp oradaki ajanslarla iletişime geçin. Eğer tur fiyatlarınız uygun olursa en hafif tabirle paranın altında kalırsınız hocam özellikle Polonyada bir Türkiye trendi var.

Merhaba arkadaşlar. Antalya bölgesinde web tasarım, sosyal medya google ads, gibi bir çok hizmet veriyordum. Edindiğim referanslar ile bana ulaşan bir iştir. Hali hazırda bir acentada çalışan bir kişi ile sözlü bir ortaklığımız mevcut.

Web sitesi sosyal medya google reklamları vb dijital çalışmalar kendime ait. Diğer arkadaş ise piyasada turların temini, yönetimi türk veya turist misafirler ile ilgilenme ve vb işleri kovalayacak. Sistem şu şekilde işliyor. Web sitesinden gelen rezervasyon bilgileri ile misafire ulaşıp teyit alınıyor ve kesin rezervasyon alınmış oluyor. Tur sağlayacısına bilgiler iletiliyor ve ödemeyi tur başında alıyorlar. Tur sonunda sağlayıcı ödemesini kesip kalanı bize iletiyor. Sezon hedefimiz 2500-5000 kişiye hizmet vermek. Her kişi için 5'er dolar bırakıyor buradan reklam ücretini çıktığımızda 4 en kötü 3 dolar kar bırakması planlanıyor.

Toplam 4 bölgeden kalkış var. Antalya Merkez, Kemer, Side, Alanya. Toplam çeşitli 40 ila 50arasında tur var.

Şu an her şey sözlü şahsen tecrübe ettiğim bir konu değil. Sizce bu işin daha iyi yerlere gelmesi için neler yapılabilir? Bu ve benzeri konularda tecrübesi olanlar var mı?

Yorumlarınız için teşekkür ederim.

2010 yılında Marmaris’te web tasarım ve SEO hizmeti verirken, bir tur firmasıyla sözlü bir anlaşma yaptık. Anlaşmamıza göre ben bir web sitesi yapacaktım, siteyi arama motorlarında ilk sayfaya taşıyacaktım ve site üzerinden gelen her müşteri için elde edilen komisyonu yarı yarıya paylaşacaktık. Siteyi kurdum ve yaklaşık 6 ay içinde Google’da 1. sayfaya çıkardım. 7. veya 8. ayda ise site globalde de ilk sayfaya yükseldi; artık dünya çapında rakiplerle yarışan bir noktadaydım. İçimde büyük bir heyecan vardı çünkü ciddi gelir elde edeceğime inanıyordum. O dönemde, tüm gelen e-postaların bir kopyasını kendime yönlendirmiştim. Firma sahibi bunu bilmiyordu. Düzenli olarak soruyordum: “Abi arayan soran var mı?” Her seferinde cevabı “Yok” oluyordu. Aradan bir hafta geçiyor, yine aynı cevabı alıyordum. Ancak e-postalara baktığımda, yüzlerce mesaj gelmişti. Tur talepleri, kontrat soruları, rezervasyon istekleri... Her şey vardı. Tekrar sordum, yine “Yok” dedi. Sonra bir baktım, satışlar başlamış, sözleşmeler gelip gidiyor. Bunun üzerine siteyi kapattım. Sorunca da, “Saldırıya uğradık, site çöktü” dedim. Tabii sezon ortası olduğu için panik yaptılar, “Çabuk düzeltelim” dediler. Ben de “Zaten iş gelmeyen bir siteyi neden yayına alalım?” diyerek ayrıldım. Bir anlık sinirle, yalan dolan işlere duyduğum öfkeyle, bir yıllık emeğimle dünya çapında ilk sayfalara taşıdığım siteyi kapattım. Bugün bile dönüp baktığımda, o projeye yazık olmuş derim.

Yıl 2013...
İkinci kez aynı işe girişmeye karar verdim. Bu kez tur firmalarına SEO hizmeti veren, sektörü iyi bilen bir arkadaşım vardı. “Neden kendi tur firmamızı kurmuyoruz?” dedik ve kısa sürede firmayı kurduk. Toplamda altı kişiydik: Üçümüz SEO uzmanıydık, kalan üç arkadaşa SEO'yu öğretecek, mevcut tasarım ve SEO firmasını ve işlerini de zamanla onlara devredecektik. Ancak bu işi kurarken küçük bir detaya dikkat ettik: SEO işi yapan arkadaşları piyasaya tur firması çalışanı olarak tanıtmadık. Çünkü dışarıya verdiğimiz web sitesi hizmetlerinden site başına 2500 TL gelir elde ediyorduk ve bu kazancı kaybetmek istemiyorduk. Her şey hazırdı. Sözlü anlaşmalar yapıldı, 100’den fazla site kuruldu, SEO çalışmaları başladı. Sezon geldi, işler yolunda gitmeye başladı. Ancak sezon sonunda planladığımız gibi tasarım ve SEO işini diğer arkadaşlara devretme aşamasına geldiğimizde, devredecek olan arkadaş bir anda anlaşmaları unuttu. Başta konuştuklarımızı görmezden gelmeye başladı, çeşitli bahaneler üretmeye koyuldu. Bu tutumdan sonra firmayı kapatma kararı aldım ve tüm siteleri de kapattım.

Üçüncü girişimim:
Bu defa başka bir ortakla yeni bir firma kurdum, yeni domainler aldım. Eski domaini bile kullanmadım; hem gurur yaptım hem de eski ortağa ayıp olmasın istedim. Ama ne yazık ki benzer sorunları burada da yaşadım, yine güven sorunları ve aldatılma…

Dördüncü girişimimde ise artık akıllanmıştım. İşi tamamen öğrenmiştim. Ortaklıktan vazgeçtim ve her şeyi kendi başıma yapmaya karar verdim. Bu kararın ardından işler gerçekten rayına oturdu. 2023 yılına kadar çok güzel kazançlar elde ettim.

Kaç tane site kapattığımı, kaç kere kazık yediğimi artık ben bile unuttum.
Bu işe ilk başladığımda 20 yaşındaydım. Gençtim, hevesliydim… Sabah akşam demeden, haftanın 7 günü, günde 24 saat bilgisayar başındaydım. O zamanlar tek derdim başarılı olmak, kendimi kanıtlamaktı. Gece yarılarına kadar SEO çalışması yapıyor, sabah ilk iş SEO takibi yapıyordum. Her gelen e-posta, her tıklama, her sıralama yükselişi benim için büyük bir heyecandı. Ama zamanla gördüm ki, bu sektörde sadece bilgi ve emek yetmiyor. İnsan faktörü her şeyin önüne geçiyor. Ortaklıklar, sözlü anlaşmalar, güven üzerine kurulu ilişkiler... Ne kadar sağlam zannetsen de, bir kırılma anında tüm emeğin çöpe gidebiliyor.

Defalarca site kurdum, defalarca Google Globalde ilk sayfalara taşıdım, defalarca hevesle başladım... Ama her seferinde ya bir ortağın sözünden döndü, ya da birileri sırtımı sıvazlarken arkadan iş çevirdi. Sonunda yine ben zararlı çıktım. Her başarının arkasında bir hüsran bıraktım. Her “bir daha asla” deyişimde, biraz daha yalnız kaldım bu işin içinde. Artık o ilk günkü hevesim yok. Bilgisayar başında sabahlamak eskisi kadar cazip değil. Kazanıyorum, ama içimde o eski heyecan yok. Belki de yaşanmışlıklar, insana sadece bilgi değil, bir yorgunluk da bırakıyor. Bir işin içinde para varsa insan okadar değişiyor. Anlattıklarım sana yol gösterir umarım hayırlı kazançlar kardeşim.

Hocam anlattıklarınız çok değerli bende sizin başladığınız yaşta olmasamda aynı duyguları yaşıyorum. Aynı önlemleri alıyorum. Tüm sunucular erişimler bende mevcut. Whatsapp numarasını bile yeni aldırıyorum ki erişimim olsun kontrol altında tutayım. Dediğiniz gibi ortak tarafından yan çizme olayı olursa bende aynı şekilde siteyi kapatma vb durumlara gidebilirim. Müsadeniz olursa iletişime geçerek tecrübelerinize danışmak isterim. Yorumunuz için teşekkür ederim.

2010 yılında Marmaris’te web tasarım ve SEO hizmeti verirken, bir tur firmasıyla sözlü bir anlaşma yaptık. Anlaşmamıza göre ben bir web sitesi yapacaktım, siteyi arama motorlarında ilk sayfaya taşıyacaktım ve site üzerinden gelen her müşteri için elde edilen komisyonu yarı yarıya paylaşacaktık. Siteyi kurdum ve yaklaşık 6 ay içinde Google’da 1. sayfaya çıkardım. 7. veya 8. ayda ise site globalde de ilk sayfaya yükseldi; artık dünya çapında rakiplerle yarışan bir noktadaydım. İçimde büyük bir heyecan vardı çünkü ciddi gelir elde edeceğime inanıyordum. O dönemde, tüm gelen e-postaların bir kopyasını kendime yönlendirmiştim. Firma sahibi bunu bilmiyordu. Düzenli olarak soruyordum: “Abi arayan soran var mı?” Her seferinde cevabı “Yok” oluyordu. Aradan bir hafta geçiyor, yine aynı cevabı alıyordum. Ancak e-postalara baktığımda, yüzlerce mesaj gelmişti. Tur talepleri, kontrat soruları, rezervasyon istekleri... Her şey vardı. Tekrar sordum, yine “Yok” dedi. Sonra bir baktım, satışlar başlamış, sözleşmeler gelip gidiyor. Bunun üzerine siteyi kapattım. Sorunca da, “Saldırıya uğradık, site çöktü” dedim. Tabii sezon ortası olduğu için panik yaptılar, “Çabuk düzeltelim” dediler. Ben de “Zaten iş gelmeyen bir siteyi neden yayına alalım?” diyerek ayrıldım. Bir anlık sinirle, yalan dolan işlere duyduğum öfkeyle, bir yıllık emeğimle dünya çapında ilk sayfalara taşıdığım siteyi kapattım. Bugün bile dönüp baktığımda, o projeye yazık olmuş derim.

Yıl 2013...
İkinci kez aynı işe girişmeye karar verdim. Bu kez tur firmalarına SEO hizmeti veren, sektörü iyi bilen bir arkadaşım vardı. “Neden kendi tur firmamızı kurmuyoruz?” dedik ve kısa sürede firmayı kurduk. Toplamda altı kişiydik: Üçümüz SEO uzmanıydık, kalan üç arkadaşa SEO'yu öğretecek, mevcut tasarım ve SEO firmasını ve işlerini de zamanla onlara devredecektik. Ancak bu işi kurarken küçük bir detaya dikkat ettik: SEO işi yapan arkadaşları piyasaya tur firması çalışanı olarak tanıtmadık. Çünkü dışarıya verdiğimiz web sitesi hizmetlerinden site başına 2500 TL gelir elde ediyorduk ve bu kazancı kaybetmek istemiyorduk. Her şey hazırdı. Sözlü anlaşmalar yapıldı, 100’den fazla site kuruldu, SEO çalışmaları başladı. Sezon geldi, işler yolunda gitmeye başladı. Ancak sezon sonunda planladığımız gibi tasarım ve SEO işini diğer arkadaşlara devretme aşamasına geldiğimizde, devredecek olan arkadaş bir anda anlaşmaları unuttu. Başta konuştuklarımızı görmezden gelmeye başladı, çeşitli bahaneler üretmeye koyuldu. Bu tutumdan sonra firmayı kapatma kararı aldım ve tüm siteleri de kapattım.

Üçüncü girişimim:
Bu defa başka bir ortakla yeni bir firma kurdum, yeni domainler aldım. Eski domaini bile kullanmadım; hem gurur yaptım hem de eski ortağa ayıp olmasın istedim. Ama ne yazık ki benzer sorunları burada da yaşadım, yine güven sorunları ve aldatılma…

Dördüncü girişimimde ise artık akıllanmıştım. İşi tamamen öğrenmiştim. Ortaklıktan vazgeçtim ve her şeyi kendi başıma yapmaya karar verdim. Bu kararın ardından işler gerçekten rayına oturdu. 2023 yılına kadar çok güzel kazançlar elde ettim.

Kaç tane site kapattığımı, kaç kere kazık yediğimi artık ben bile unuttum.
Bu işe ilk başladığımda 20 yaşındaydım. Gençtim, hevesliydim… Sabah akşam demeden, haftanın 7 günü, günde 24 saat bilgisayar başındaydım. O zamanlar tek derdim başarılı olmak, kendimi kanıtlamaktı. Gece yarılarına kadar SEO çalışması yapıyor, sabah ilk iş SEO takibi yapıyordum. Her gelen e-posta, her tıklama, her sıralama yükselişi benim için büyük bir heyecandı. Ama zamanla gördüm ki, bu sektörde sadece bilgi ve emek yetmiyor. İnsan faktörü her şeyin önüne geçiyor. Ortaklıklar, sözlü anlaşmalar, güven üzerine kurulu ilişkiler... Ne kadar sağlam zannetsen de, bir kırılma anında tüm emeğin çöpe gidebiliyor.

Defalarca site kurdum, defalarca Google Globalde ilk sayfalara taşıdım, defalarca hevesle başladım... Ama her seferinde ya bir ortağın sözünden döndü, ya da birileri sırtımı sıvazlarken arkadan iş çevirdi. Sonunda yine ben zararlı çıktım. Her başarının arkasında bir hüsran bıraktım. Her “bir daha asla” deyişimde, biraz daha yalnız kaldım bu işin içinde. Artık o ilk günkü hevesim yok. Bilgisayar başında sabahlamak eskisi kadar cazip değil. Kazanıyorum, ama içimde o eski heyecan yok. Belki de yaşanmışlıklar, insana sadece bilgi değil, bir yorgunluk da bırakıyor. Bir işin içinde para varsa insan okadar değişiyor. Anlattıklarım sana yol gösterir umarım hayırlı kazançlar kardeşim.

Valla hocam soluksuz oludum başarından dolayı seni binlerce defa tebrik ediyorum ama inanırım ki çoğu şeyi öğrendin tecrübelendin. Belki saçma gelecektir ama ben bir genç olarak seninle bu yol girmek isterim. Eminim herkes sana bunu söylemiştir para önemli değil yok şöyle yok böyle ama iş kazanmaya yükselmeye gelince herkes değişir ben uzun süredir böyle bir yola girmek istiyordum fakat bende kimseye güvenemedim hep sözde kaldı burda kendimdende pek fazla bahsetmiyim ama dilerseniz bir mesaj atabilirsiniz proje olsun veya olmasın sizinde bilginiz fikriniz benim için önemlidir. Gerçekten bende birşeylere ulaşmak istiyorum detayı müsait iseniz mesaj atabilirsiniz rahatsızlık etmiyim mesaj atıp mesajınızı bekliyorum saygılarımla.

Tekrar tebrik ve teşfik ediyorum .