• 01-04-2020, 12:50:12
    #1
    Evet arkadaşlar büyük resmi görüyorum ve anlatmaya başlıyorum...

    Hemen hemen çoğu ülkede senaryo şu şekilde işler; sektör yetkilileri kapsamlı çalışmalar yapar, kanunlara ve yerel kültüre uygun finansal ürünler ortaya çıkarırlar. Bu sektör yetkililerinin devlet yetkilileri üzerinde direkt veya dolaylı etkisi olduğundan dolayı, oluşturulan finansal ürünler devlet yetkilileri vasıtasıyla sanki devletin vatandaşlarına bir lütfu gibi sunulur. Vatandaş devletine güvenir ancak burada devleti temsil eden yetkililerin birer pazarlama elemanına dönüştüklerinden habersizlerdir.

    Mortgage kredisi, evlenenlere çeyiz desteği, bireysel emeklilik, zorunlu bireysel emeklilik, düşük peşinatla konut kredisi, 10.000₺ virüs kredisi adı altında tasarlanan bu finansal ürünler, vatandaşlar tarafından iştahla tüketilir. Finansal aktörler ürünlerinin satın alınmasıyla para kazanırlar, devlet oluşan ticaretten hasıl olan vergi ile para kazanır, devlet yetkilileri "yoğun çaba" harcayarak çözüm ürettikleri için alkış toplar, vatandaş ise devletin kendilerini ne kadar düşündüğünü bizzat tecrübe eder ve gururlanır. İşte olay kısaca bu şekilde cereyan eder.
  • 01-04-2020, 12:51:45
    #2
    Kısa ve öz bu kadar guzel anlatılabılırdı 👍
  • 01-04-2020, 12:52:07
    #3
    the_white adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Evet arkadaşlar büyük resmi görüyorum ve anlatmaya başlıyorum...

    Hemen hemen çoğu ülkede senaryo şu şekilde işler; sektör yetkilileri kapsamlı çalışmalar yapar, kanunlara ve yerel kültüre uygun finansal ürünler ortaya çıkarırlar. Bu sektör yetkililerinin devlet yetkilileri üzerinde direkt veya dolaylı etkisi olduğundan dolayı, oluşturulan finansal ürünler devlet yetkilileri vasıtasıyla sanki devletin vatandaşlarına bir lütfu gibi sunulur. Vatandaş devletine güvenir ancak burada devleti temsil eden yetkililerin birer pazarlama elemanına dönüştüklerinden habersizlerdir.

    Mortgage kredisi, evlenenlere çeyiz desteği, bireysel emeklilik, zorunlu bireysel emeklilik, düşük peşinatla konut kredisi, 10.000₺ virüs kredisi adı altında tasarlanan bu finansal ürünler, vatandaşlar tarafından iştahla tüketilir. Finansal aktörler ürünlerinin satın alınmasıyla para kazanırlar, devlet oluşan ticaretten hasıl olan vergi ile para kazanır, devlet yetkilileri "yoğun çaba" harcayarak çözüm ürettikleri için alkış toplar, vatandaş ise devletin kendilerini ne kadar düşündüğünü bizzat tecrübe eder ve gururlanır. İşte olay kısaca bu şekilde cereyan eder.
    Ben de aynısını düşünüyorum ama birazdan linç ekibi gelir hocam
    Allah yardımcınız olsun.
  • 01-04-2020, 12:54:34
    #4
    Linç ekibi geçerli argümanlarla gelirse boynum kıldan ince ama bence "geldikleri gibi giderler"
    ebubekir adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Ben de aynısını düşünüyorum ama birazdan linç ekibi gelir hocam
    Allah yardımcınız olsun.
  • 01-04-2020, 12:54:55
    #5
    bugün ki 10bin liralık krediye insanlar hesap kitap yapmadan atlamaz umarım.
  • 01-04-2020, 12:56:59
    #6
    the_white adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Link ekibi geçerli argümanlarla gelirse boynum kıldan ince ama bence "geldikleri gibi giderler"
    Mağlup olmaya mahkumlar hocam ama gerçekler acı olduğu için bazıları dayanamıyor bu duruma. Tespitleriniz çok isabetli tebrik ederim.
    Umarım bir an önce herkes aklını başına alır.
  • 01-04-2020, 12:58:15
    #7
    Ekonomi adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    bugün ki 10bin liralık krediye insanlar hesap kitap yapmadan atlamaz umarım.
    'Hesap kitap yapmadan atlamaz'dan kastınız nedir?
  • 01-04-2020, 13:00:23
    #8
    Bilal'ler anlamaz şimdi.
  • 01-04-2020, 13:02:36
    #9
    the_white adlı üyeden alıntı: mesajı görüntüle
    Evet arkadaşlar büyük resmi görüyorum ve anlatmaya başlıyorum...

    Hemen hemen çoğu ülkede senaryo şu şekilde işler; sektör yetkilileri kapsamlı çalışmalar yapar, kanunlara ve yerel kültüre uygun finansal ürünler ortaya çıkarırlar. Bu sektör yetkililerinin devlet yetkilileri üzerinde direkt veya dolaylı etkisi olduğundan dolayı, oluşturulan finansal ürünler devlet yetkilileri vasıtasıyla sanki devletin vatandaşlarına bir lütfu gibi sunulur. Vatandaş devletine güvenir ancak burada devleti temsil eden yetkililerin birer pazarlama elemanına dönüştüklerinden habersizlerdir.

    Mortgage kredisi, evlenenlere çeyiz desteği, bireysel emeklilik, zorunlu bireysel emeklilik, düşük peşinatla konut kredisi, 10.000₺ virüs kredisi adı altında tasarlanan bu finansal ürünler, vatandaşlar tarafından iştahla tüketilir. Finansal aktörler ürünlerinin satın alınmasıyla para kazanırlar, devlet oluşan ticaretten hasıl olan vergi ile para kazanır, devlet yetkilileri "yoğun çaba" harcayarak çözüm ürettikleri için alkış toplar, vatandaş ise devletin kendilerini ne kadar düşündüğünü bizzat tecrübe eder ve gururlanır. İşte olay kısaca bu şekilde cereyan eder.
    Bu kadar güzel anlatılabilirdi.